-
1 якорный
См. также в других словарях:
demir yeri — is., den. Limanlarda gemilerin demir atmasına ayrılmış yer … Çağatay Osmanlı Sözlük
demir — is., kim. 1) Atom numarası 26, atom ağırlığı 55,847, yoğunluğu 7,8 olan, 1510 °C de eriyen, mavimtırak esmer renkte, özellikle çelik, döküm ve alaşımlar durumunda sanayide kullanılmaya en elverişli element (simgesi Fe) 2) sf. Bu elementten… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yer demir gök bakır — 1) çorak ve sıcak bir yeri niteler 2) mec. şartların zor, imkânların kısıtlı olduğu durumlarda söylenen bir söz 3) mec. hiçbir yardım ve umut olmadığında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
yer — is., gök b. 1) Dünya 2) Bir şeyin, bir kimsenin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk, mahal, mekân İzinsiz bir yere gitmek ne haddime? M. Ş. Esendal 3) Gezinilen, ayakla basılan taban Ayıp bir şey gördü mü kulaklarına kadar kızarıyor, gözünü… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ötkün — amir. muessir; okun demir yeri … Çağatay Osmanlı Sözlük
Livaneli — Zülfü Livaneli 2008 Ömer Zülfü Livaneli (* 20. Juni 1946 in Konya Ilgın ursprünglich aus Artvin Yusufeli) ist ein türkischer Komponist, Sänger, Schriftsteller und Filmregisseur. Inhaltsverzeichnis … Deutsch Wikipedia
Zülfü Livaneli — 2008 Ömer Zülfü Livaneli (* 20. Juni 1946 in Konya Ilgın) ist ein türkischer Komponist, Sänger, Schriftsteller und Filmregisseur. Inhaltsverzeichnis … Deutsch Wikipedia
Ottoman persecution of Alevis — Part of a series on Shi ah Islam and Twelvers Alevism Beliefs … Wikipedia
ağ — 1. is. Pantolon veya külotun apış arasına gelen yeri, apışlık 2. is. 1) İplik, sicim, tel vb. ince şeylerden kafes biçiminde yapılmış örgü Balık ağı. Tenis ağı. 2) Örümcek vb. hayvanların salgılarıyla oluşturdukları örgü 3) mec. Ulaşım ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıkmak — den, ar 1) İçeriden dışarıya varmak, gitmek Ortalık ağarırken bir arkadaşımla yorgun adımlarla konaktan çıktık. F. R. Atay 2) nsz Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek Bu mülakatımızdan esaslı bir netice çıkmadı. Atatürk 3) nsz Bir meslek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dikenli tel — is. Üzerinde yer yer diken gibi sivri çıkıntıları olan ve bir yeri korumak, geçişi güçleştirmek için kullanılan tel Sıra sıra demir beton direkler arasında dikenli teller gerilmişti. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük